Doğal afetler
Doğamız güzeldir ama acımasızdır. Bu acımasızlığı tekrardan yaşadık. Ülkemiz bu yaz şiddetli doğal afetler yaşadı. Yangınlar çıktı ve günler sürdü. Çay taştı ve sele dönüştü. Depremler ise ufak da olsa yaşanmaya devam ediyor.
53 ilde 270 orman yangını çıktı. En büyükleri de Akdeniz bölgesinde yaşandı. Ormanlar, köyler ve evler kül oldu. Can kayıpları yaşandı. Sadece insan değil hayvanlar da yaşamını yitirdi. Yangınlar günler sürdü.
Ardından Karadeniz bölgesinde büyük sel felaketi yaşandı. Özellikle Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinden geçen Ezine Çayı taştı. Taşması ise iki dakika sürdü. Sonra ise sel evleri yıktı. Arabaları sürükledi. Yine can kayıpları yaşandı.
Yaşananlardan sonra maalesef önlemlerin alınmadığını gördük. Şehir ve ormanların yetersiz korunduğunu öğrendik.
Ne yapmalıyız?
Son zamanlarda yaşanan yangın ve sel felaketlerinden ders çıkarmak gerek. Doğal afetler yaşandı, yaşanıyor ve yaşanmaya da devam edecek. Doğa her an merhametsiz olabilir. Doğamızın acımasızlığı karşısında korkuyla yaşamamalıyız. Önlemler almalıyız.
Önlem almalıyız
Afet riski her zaman var. Nerede risk varsa orada önlem alınmalı. Yani olaylar yaşanmadan önce önlemler alınmalı!
Ne gibi önlemler alınabilir?
1.Kentler depreme dayanıklı olmalı
Kentteki bütün yapılar depreme dayanıklı olmalı. Depreme dayanıklı evler, apartmanlar ve diğer yapılar devamlı kontrol edilmeli.
2.Sel taşkınları için kanal genişletme yapılmalı
Kentin nehri, çayı veya kanalı varsa genişletme yapılmalı. Her an taşabileceği önceden düşünülmeli. Gerekirse set yapılarak taşkın riski engellenmeli.
3.Ormanlara yangın şeridi çekilmeli
Her ormana yangının çıkma ve genişleme ihtimaline karşı şeritler çekilmeli.
4.Kontrolsüz yapılaşmadan uzak durulmalı
Riskli bölgelerde yapılaşma olmaması gerekir.
5.Ormanda ufak bir dumana hemen müdahale edilmeli
İlk önce ağaçların sık olduğu ormanlık alanlarda mangal yapılmamalı. Evde pişirilip götürülmeli. Mangal için ağaçların sık olmadığı yerler seçilmeli.
Orman koruyucuları devamlı ormanı gözetlemeli. En ufak bir dumanı helikopter ile kontrol etmeli ve hemen müdahale etmeli. Ufak dumanlar için su taşıyabilen drone tarzı insansız hava araçları geliştirilebilir.
6.Gerekli ekipmanlar hazır tutulmalı
Ülke envanterinde kiralık olarak değil de hazır bir şekilde uçaklar, helikopterler ve diğer araçlar hazır tutulmalı. Sonuçta millet afet durumlarına karşı vergi veriyor. Paraların da araç alımı veya bakımına harcanması gerekiyor.
7.Hızlı tahliye planlamaları yapılmalı
Her bölge halkı için hızlı tahliyeler planlanmalı. Her ihtimale karşı toplanma alanları da olmalı. Anında müdahale ekibi hazır beklemeli ve sorunsuzca ulaşabilmeli.
İnsan odaklılık
Yazdığım 7 önlem ne kadar alınıyor tartışılır. Hatta daha da fazla önlem vardır ama aklıma gelenler bunlar. Maalesef size söylediğim 7 önlemin tamamının alınmadığını bu yaz gördük. Her an her şey olabilir. Önlemlerin %100 şekilde alınması mecburidir.
Bir ülkenin amacı milletinin mutluluğu olmalıdır. Her insan sağlam ve güvenli bir evde yaşayabilmelidir. Hatta kentinde veya köyünde doğal afetlere karşı güvenli olabilmelidir. Ülke bütçesinin büyük kısmı bunun için harcanmalıdır.
Bu yaz yaşananlardan sonra insanların aklına bazı sorular geliyor. Mesela insanların depremden ve selden evleri yıkıldı, yangından evleri yandı. 1 Trilyon bütçesi olan ülkenin vatandaşları nasıl oluyor da bunları yaşıyor?
Umarım bir daha doğal afetler yaşanmaz. Yaşansa bile önlemlerin alınmış olmasını umut ediyorum.